Yüz altmış üç

James’in Bakış Açısı

O kadar yumuşak bir sesle söyledi ki, hayal ettiğimi sandım.

“Nasıl hissettiğini biliyorum çünkü bu adamı burada yaşıyorum.”

Sesi neredeyse yok gibiydi, bir nefes gibi, aramızdaki havada kaybolması gereken bir itiraf gibi. Ama kaybolmadı. O boşluğu aştı, dedemin ağırlığının aras...

Giriş yapın ve okumaya devam edin