Merhaba?

Nico

Hangar uğultu içindeydi—klavyeler tıklıyor, telefonlar çalıyor, adamlar teçhizatlarını hazırlıyordu—ama bunların hepsi bulanık bir hal almıştı. Nico, önünde açık bir dizüstü bilgisayar ile uzun çelik masada oturuyordu, ancak ekrandaki kelimeler iki katına çıkıyordu, ta ki gözlerini kırpıp ...

Giriş yapın ve okumaya devam edin